Kral Fıkralar
  Politika Fıkraları
 

 






Aptal milletvekili
Birgün bir amerikalı milletvekilini bir odaya almışlar ve sormuşlar:
'-karınmı yoksa devletinmi.'
amerikalı düşünmeden cevaplamış:
'-devletim.'
ordakiler:
'-o zaman al şu tabancayı git yan odadaki karını vur.'
adam sıkılmış terlemiş ve sonunda dayanamıyarak:
'-yapamayacağım.' demiş.
daha sonra bir türk milletvekilini
aynı odaya almışlar.aynı soruyu sormuşlar:
'-karınmı yoksa milletinmi?'.
millet vekili hiç düşünmeden:
'-devletim' demiş
'-o zaman al şu tabancayı git yan odadaki karını vur.'
odadan önce bir silah sesi sonra bir cam sesi gelmiş.çıkınca sormuşlar:
'-ne oldu.'
'-sizin verdiğiniz silah kurusıkı çıktı bende karıyı camdan aşağı attım.


Akıllı Eşek
Milletvekilinin biri bir köyu gezerken, bağlı olduğu değirmeni döndüren bir eşek görmüş.
Yanındaki köylüye sormuş;
Bu eşeğin boynundaki zil ne işe yarıyor ?
Efendim, demiş köylü, o zil sustuğunda eşeğin durduğunu anlıyorum. Müdahale edince tekrar harekete başlıyor.
Akıllıca ,demiş vekil peki eşek olduğu yerde durupta başını sağa sola sallarsa nereden anlayacaksın durduğunu?
Anlayamam ama, ne gezer efendim sizin gibi akıllı eşek buralarda

Çince
Rus devlet başkanı Brejnev Amerika'yı ziyaret ettiğinde Ford'un davetlisi olarak Beyaz sarayda davet edilmişti. Ziyaretin ertesi sabahı Ford Brejnev'e geceyi nasıl geçirdiğini sordu: Çok iyi uyudum ve ilginç bir rüya gördüm. Yaa ne gördünüz? Beyaz sarayda komünist bayrağının dalgalandığını gördüm. Brejnev'in bu cevabına Ford karşılık vermedi. Bir yıl sonra Ford'da Rusya'ya ziyarete gitti. Sabah olunca Brejnev ona nasıl uyuduğunu sordu.Ford: İyi uyudum ve ilginç bir rüya gördüm. Ne gördünüz? Kremlin'de komünist bayrağı dalgalanıyordu. Brejnev pek memnun olmuştu.Ford devam etti: Ama bayrakta acaip yazılar vardı. Ne yazıyordu ne yazıyordu? Vallahi okuyamadım zira yazılar Çince idi







Romeo & Juliet
Yıldırım Akbulut bir gün AKM Opera gişesine gider ve eğilip 'hanımefendi 2 bilet rica ediyorum' der, gişedeki kadın gayri ihtiyari sorar 'Romeo ve Juliet için mi efendim?'.
Akbulut sinirlenip 'hayır, tabii ki karım ve benim için!'.
 

Dönmeler
Bir gün yıldırım akbulut yolda iki otostopçu dönmeyi arabasına almış.
Bir süre gittikten sonra dönmelerden biri,
-Biz dönmeyiz demiş,
Akbulut da,
-Bu kadar yol geldikten sonra dönülmez zaten. demiş....


Yüzme bilmiyor
Bir ülkede bir bakan, kendisini gazetecilere hiç sevdirememisti. Ne yapsa makbule geçmiyor, basin hergün kendisiyle ugrasiyordu. Nihayet :
-Öyle bir sey yapayim ki, gazeteciler mat olsun, diye düsündü ve ilan etti :
-Pazar günü saat 10'da bakan denizin üzerinden yürüyerek geçecek.
Pazar sabahi saat 10'da tüm basin mensuplari toplandilar orada.Bakan geldi ve elinde bastonuyla denizin üzerinde yürümeye basladi. Karsi kiyiya kadar da yürüdü geçti. Herkesin gözleri dehsetle açilmisti.
Fakat ertesi günü tüm gazetelerde su baslik okundu :
-Bakan yüzme bilmiyor!


En iyi vali
Adamin biri Erzurum'a vali tayin edilmis. Gitmis, görevi devralmis. Halki ve çevreyi tanimak için çiktigi gezilerin birinde köy halkina sormus : -Simdiye kadar Erzurum'a tayin edilmis valiler içinde size en çok hizmet eden hangisiydi?
Köylünün biri cevap vermis :
-Sizden iki önceki valiydi ; Mehmet Pasa.
-Yaaaa, öyle mi, peki size ne gibi hizmetler yapti?
-Daha Erzurum'a gelirken, yolda, Bayburt'ta öldü!
 

Elektrikler kesik
Amerikalı bir hükümet yetkilisi Şili'deki darbenin hemen sonrasında ülke hapishanelerini incelemek için Şili'ye gitmiş. Herhangi bir hapishanede bir süre inceleme yapan yetkili infaz yerlerini merak etmiş ve hep birlikte hapishanenin mahzenine inmişler. İner inmez çığlıklar duyan misafir yetkili görevlilere bunun nedenini sormuş. Görevliler de ölüm cezalarını uyguladıklarını söylemiş. Amerikalı yetkili, kendi ülkelerinde elektrikli sandalye kullandıklarını ve bu konuyu daha kolay hallettiklerini söylemiş, aynı uygulamayı yapabileceklerini uyarıcı bir dille ifade etmiş. Hapishane görevlisi 'efendim, biz de elektrik kullanıyoruz ama elektrikler kesik olduğu için şimdilik mumla idare ediyoruz' demiş.




Enflasyon
Bir gün Cumhurbaşkanı çocuk parkından geçerken çocuğun birinin uçurtmasını indirmeye çalıştığını ama bir türlü indiremediğini görmüş ve yardım etmek istemiş. Çocuğa:
-'Ben sana yardım ediyim demiş.' çocuk ise şöyle demiş:
-'Sen onu indiremezsin amca, çünkü üzerinde enflasyon yazıyor.' demiş.


Devlet Sırrı
İçip kafayı bulan bir sarhoş, sokakta 'öküz başbakan öküz başbakan' diye sayıklıyormuş. İki polis adamı karakola götürmüşler. Sonra adam mahkemeye çıkmış. İdam cezası almış. İdam edilmeden önce cezasının nedenini sormuş:
-Bu ülkede demokrasi vardı hani? Herkes istediğini söyler.
-Senin suçun o değil ki..Devlet sırlarını açıklamak...



Başım belada

Siyasal gerginliğin dşında iki toplumun insanlarının arasındaki sosyo-kültürel farklılığın da büyük boyutlara ulastığı bir dönem de, bir Türk gurbetçisinin evi: Küçük oğlan, akşam üstü okuldan gelmiş... Kapıdan girer girmez:
'Anne!' diye seslenmiş, 'ben Alman oldum!'
Annesi:'O nasil söz? Sakın bir daha tekrarlama...'
'Anne ben Alman oldum. Bugün sınıfta karar verdik. Ben Almanım artık...
'Annesi 'sus' bakayım diye tiz perdeden bağırırken,babası da içerden duyup kosmuş. Bir tokat, bir tokat daha... Çocuk bir yandan yediği dayaktan korunmaya çalışırken, bir yandan da konuşmasını sürdürüyormuş:
'Şu dünyanin işine bakın! Alman oldum. Yarım saat sonra Türklerle başım derde girdi!...'



Başkanlar
ABD Başkanı Bill Clinton, İngiltere Başbakanı Tony Blair ve Türkiye Başbakanı Bülent Ecevit, bir gün, bir toplantıda bir araya gelmişler.
Tabii, 3 lider bir arada olur da, sormaz mı gazeteciler? Önce Clinton'a sormuşlar:
"ABD'de bir memur ne kadar parayla geçinir? Siz kaç para veriyorsunuz?" Cevap vermiş Clinton:
"Valla ben, 2 bin dolar veririm. Bin doları ile geçinirler... Geri kalan bin doları ne yaparlar, nerede harcarlar, hiç sormam!"
Gazeteci, aynı soruyu Blair'e de sormuş... O da cevap vermiş: "Ben, memuruma 3 bin sterlin veririm. Geçinmesi için 2 bin sterlin yeterli. Artan bin sterlini ne yapar, nerede harcarlar, beni hiç ilgilendirmez!"
Her ikisinden bu cevapları alan gazeteci, bu defa da Ecevit'e sormuş aynı soruyu:
"Türkiye'de bir memurun geçim standardı nedir? Kaç para ile geçinebilirler? Siz kaç para veriyorsunuz?"
Ecevit ne dese beğenirsiniz?
"Valla, Türkiye'de bir memurun geçinebilmesi için en az 300 milyon lira lâzım. Ama ben 150 milyon lira veriyorum!.. Geri kalan 150 milyonu nereden bulurlar, nasıl geçinirler beni hiç ilgilendirmiyor!"


Dünya Türklerin Olacak

Dünyanın gelişmiş ülkeleri bir araya gelmişler. Bir gün, en son teknolojilerle üretilmiş bir bilgisayara bütün ülkelerle ilgili verileri yüklemişler ve sormuşlar: "Dünyanın sahibi kim olacak?"
Bilgisayar uzun süre bilgileri değerlendirmiş ve büyük an gelmiş. Nefesler tutulmuş. Bilgisayar, sonucu yazıcıya göndermiş. Hakem heyeti sonucu ilan etmiş. "Türkiye"
Herkes şaşırmış. Mutlaka bir yanlışlık olmuştur düşüncesiyle aynı soruyu bir kez daha sormuşlar Bilgisayar uzun süre çalıştıktan sonucu yazıcıya göndermiş. "Türkiye"
Tüm dünya şoka girmiş. Birisinin aklına "niye?" diye sormak gelmiş. Herkes bu fikri beğenmiş ve bilgisayara sormuşlar. "Niye?"
Bilgisayar sonucu yazıcıya hiç düşünmeden göndermiş. "Herkes bir gün uzaya çıkacak ve dünya Türklere kalacak"



Kıyamet
Tanri sonunda kiyameti koparmaya karar vermis.Ama gene de kullarimi haberdar edeyim demis..Bu amacla dunyanin en unlu 3 sahsiyetini cagirmis.Bill Clinton, Yeltsin ve Bill Gates. Onlara
"Kullarima soyleyin haberdar olsunlar da yureklerine mureklerine
inmesin" demis..
Clinton Aksam TV'de aciklama yapmis:
Sevgili Amerikalilar , size bir iyi bir de kotu haberim var.
-Iyi haber biz hakliyiz.Tanri var.Kotu haber .Yarin kiyamet kopacak.
Yeltsin gene TV'de konusmus.
Sevgili Rus halki.Size iki kotu haberim var.
-Malesef Tanri varmis. Yarin kiyamet kopacakmis.
Bill Gates ise herkese mail atmis:
Sevgili dostlar size iki iyi haberim var:
-Dunyanin en populer 3 adami arasina girdim. Year 2000 problemi diye bir sorunumuz artik kalmadi.

Düşünce suçu

Adamın birinin bir papağanı varmış.Papağan devamlı televizyon
seyrediyormuş.Adamda işten eve evden işe giden bir kişiymiş.Bir gün
adam papağanını kafesiyle birlikte balkona bırakmış ve işe gitmiş...
Bir saat sonra sokaktan polis aracı geçerken papağan bağırmaya
başlamış. KAHROLSUN PARALI EĞİTİM KAHROLSUN POLİS V.S.
Ekip aracı hemen durup sesin geldiği yere ateş etmeye başlamış.Ev
darmadağın olmuş.Eve gelen adam hayretler içinde bakakalmış.Neyse
diyerek evi yaptırmış. Ertesi gün aynı olay tekrarlayınca adam evi
gözlemeye başlamış.Ekip aracı karşıdan görününce başlamış papağan yine slogan atmaya tabi polis te ateş etmeye. Durumu gören ev sahibi papağanı alıp tavuk kümesine atmış.Papağan kümeste başlamış volta atmaya bunu gören tavuklar gülüyorlarmış.
Papağanın kafasıda atmış, tavuklara dönüp şöyle  demiş...
-Ne gülüyonuz lan ben sizin gibi fahişelikten yatmıyorum.Düşünce suçundan yatıyorum...






Devletin ayak bastığı yer

Vali köylerden birisine gezmeye gitmis.Köye valinin geldigini duyan
Mehmet dayi acele köy meydanina kosarak gelir. IYI BIR TEMANNAH ÇEKTIKTEN SONRA sayin valim ne olur bizim eve gidelim der.Valiyi zorla eve götürür.Eve gelir gelmez dama bir merdiven dayar valim yukariya çikalim der valiyi dama çikarir baslar dolastirmaya vali merakla sorar beni niçin dolastiriyorsun diye.Sayin Valim der köylü devletin ayak bastigi yerde ot bitmez derler benim damda her yagmurda akiyor bundansonra insallah akmayacak der!


Mumya


Bir gun Misir'da bir mumya bulunur ve bunun kac tarihine ait oldugu ogrenilmek icin Amerika, Ingiltere ve Turkiye'den uzmanlar istenir. Tabii ki Turkiye'den emniyet gorevlileri gider. Neyse Ilk Amerikalilar baslarlar. 3-5 saat sonra cikarlar ve olsa olsa 300-600 senelerine aittir derler.Ingilizler girerler. Bir kac gun sonra cikarlar ve olsa olsa 300-420 arasidir derler. Nihayet sira Turkiye'den giden emniyet gorevlilerine gelir ve iceri girerler. Girerler girmesinede, aradan 10 gun gectigi halde hala disari cikmazlar. Nihayet 15. gun cikarlar ve merakla gozlerinin icine bakan Misirli bilginlere tam tamina 427 derler.Tabiiki herkes sasar bu ise ve nasil olur yahu derler. Bizimkiler gayet ciddi,
- "Biraz zor oldu amma, sonunda dili cozuldu keratanın ..
 
  12060 ziyaretçi (19676 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol